YAPAY ZEKAYA FARKLI AÇIDAN BAKAN 7 YAPIM
Ex Machina
İngiliz
yönetmen ve senarist Alex Garland’ın yazıp yönettiği Ex Machina,
üç karakter arasında geçer. Bir dağ evinde/araştırma merkezinde yaşayan Blue
Book arama motorunun sahibi, zengin Nathan, yapay zekâ üzerinde
çalışmaktadır. Şirketinde çalışan Caleb, Nathan tarafından yapılan
çekilişi kazanır ve Nathan’ın evine ziyarete gelir. Nathan, Caleb’e üzerinde
çalıştığı yapay zekâ Ava’yı gösterir. Nathan, Caleb ile Ava’ya Turing
testini uygulayarak Ava’nın başarılı bir yapay zekâ olduğunu kanıtlamayı
amaçlamaktadır. Ava ise hapsolduğu tesisten kurtulmak istemektedir. Caleb,
Nathan’a ya da Ava’ya inanmak arasında kalır.
Fimin
özeti yukarıdaki gibi olsada bu listeye almamın sebebi yapay bile olsa zekaya
sahip bir varlığın kısıtlamalara karşı direnmesi ve bu kısıtlamalardan
kurtulmak için herşeyi yapabileceğini aklımızdan çıkarmamız gerektiğini
hatırlatıyor. Yapay olsa bile düşünebilen bir varlığı ortaya çıkamanın bize
sorumluluk da yüklediğinin bilincinde olmalıyız.
Aşk (Her)
Filmde
Theodore Twombly ( Joaquin Phoenix ) yakın bir gelecekte artık insanların
neredeyse tüm işlerini bilgisayar programlarının yapmakta olduğu bir dönemde
oldukça nadir bulunan el yazımı mektup işinde çalışmaktadır. Theodore bir süre
önce çok sevdiği karısından boşanmıştır ve artık kendisini hayata bağlayacak
olan yeni bir amaç aramaktadır. Bir gün Theodore piyasaya yeni çıkacak olan ve
kusursuz bir yapay zekâya sahip olduğu söylenilen bir işletim sistemini satın
alır. Bu yeni işletim sistemini açması ile Theodore, sadece sesi ile insanlarla
iletişime geçen ve sanal bir varlık olan Samantha ile tanışacaktır. Samantha
yapay zekâya sahip bir varlık olduğu için hayat ve insanlar ile ilgili
anlamlandıramadığı şeyleri Theodore’a sormaya başlar. Bu saatten sonra bir
insan olan Theodore ile yapay zekâya sahip olan Samantha arasında oldukça garip
bir ilişki başlayacaktır.
Birçok
erkeğin görünce pek hoşlanmayacağı bir filim ama yapay zekaya bakış açısı
olarak değerli bir filim olduğunu düşünüyorum. Bu filimdeki yapay zekanın ana
karakterle olan etkileşimi göz önüne alınınca insan “Böyle bi yardımcım olsa
nasıl olurdu acaba?” diye düşüyor. Hatta
maddesel bir vücudu da olsa sekreterlik gibi mesleklerin yok olmasının
kaçınılmaz olacağını söylemeye gerek bile yok.
Terminatör Serisi
James Cameron’un zaman yolcuğu, cyborg
robotlar, nükleer kıyamet senaryoları ve siber tehdit algıları üzerine inşa
ettiği distopyası Terminatör serisi, yönetmenin vizyonu ve sinemanın görsel
araçlarının etkin kullanılması ile ilgi çekici bir seriye dönüşmüş durumdadır.
Dört film, bir dizi ve sayısız video oyunları ile genişleyen evrenin ilk
başladığı noktadan oldukça uzaklaştığını, kendine has yeni bir dünya
yarattığını söyleyebiliriz. Serinin ilk filmi The Terminator’ün tanımladığı
gelecek tasvirini merkeze alan seri; makineler ve insanlar arasındaki savaşın
öncesine ve sonrasına uzanmaktadır. Tüm serinin ana karakteri ise John
Connor’dur. Gelecekten gönderilen Terminatörler, ileride direnişin lideri olacak
olan John’un doğumunu engellemek için ilk filmde annesini, ikinci filmde de
kendisini öldürmeye çalışacaklardır. Cameron, bu yenilmez makinelerin karşısına
konumlandırdığı koruyucular aracılığıyla kaçış sineması ile bilimkurgu /
aksiyonu harmanlar.
Bu yapım kendini geliştirmeye takıntılı,
savaşmaya odaklanmış yapay zekaların insanlığa verebileceği zararlara dikkat
çeken aksiyon yönü oldukça kuvvetli bir seri ve yapay zekanın gelebileceği son
noktanın kontrolunun ne kadar iyi yapılması gerektiğinin güzel bir örneği.
Yapay zekaların kendi başına birşeyler tasarlayabilecek bir duruma geldiğinde
böyle bir durumun meydana gelmesi hiç şaşırtıcı olmazdı açıkcası.
Savaş
Oyunları (WarGames)
David Lightman, çevresiyle iyi
ilişkileri olan, meraklı bir gençtir. David, bir şirkete ait sandığı bilgisayar
sistemini hack ederek, orada bulduğu bir bilgisayar oyununu oynamaya başlar.
Ancak onun oyun sandığı şey, aslında Amerikan'ın askeri savunma sisteminde yer
alan ve nükleer füzelerin kontrolünü sağlayan bir simülasyondur. Basit bir
savaş oyunu oynadığını düşünen genç hacker, kendini Üçüncü Dünya Savaşı'nın
içinde bulur.
Yapay
zeka ve teknolojiye ne kadar güvenebileceğimizi, kendimizi ne kadar onlara
emanet etmemiz gerektiğini sorgulattıran bir filim olduğu bu listeye aldım. Bu
filimin sonunda kimseye bişey olmamış olsa bile yarın birimizin başına bela
olmayacaklarını kim bilebilir? Ama bu konuda kendimizi bir kişisel zararlardan
korumak tamamen bizim elimizde.
Evrim (Transcendence)
Dr. Will Caster, büyük buluşlar
yapmış, şimdilerde ise bir önemli yapay zeka projesini yürüten bir
bilimadamıdır ve bu nedenle teknoloji karşıtı birtakım radikal grupların
tepkisini çekmektedir. Nihayetinde bu kişilerin istedikleri teknolojik
yardımı yapmadığı için bir terörist grubun saldırısına uğrar ve cinayete kurban
gider. Kendisi gibi bilim adamı olan eşi Evelyn, Will'in beynini gelişmiş bir
süperbilgisayara entegre eder. Will'in bedeni ölmüştür ama beyni eşiyle yeniden
iletişime geçer. Dahası Will, bağlı olduğu bilgisayardan internet aracılığı ile
tüm dünyayı yaklaşan terörist tehlikeye karşı uyarmaya başlar. Fakat terörist
grup Will'in hala hayatta olduğunu fark edince, super-bilgisayarı yok etmek
için harekete geçerler...
Bu
filim için puanı düşük isteneni karşılamıyor vb. bir sürü şey söylenebilir ve
haksız olduğu da söylenemez ama bu filmin kayda değer olduğunu düşündüğüm asıl
fikir eğer kendi bilincimizi birer yapay zekaya çevirseydik bu kendimizi
çevirdiğimiz yapay zekanın artık biz olup olmayacağını bilebilirmiyiz? Filmin 2.
yarısında ki olaylar Will’ in artık Will olmadığı düşüncesi etrafında
gerçekleşiyor ve en son sadece kendisini yok etmesi için gönderilen karısı onun
gerçekten de kocası Will olduğunu anlıyor. Açıkcası bende bu soruyu merak
ediyorum eğer bir insanınn bilincini başarıyla bir yapay zekaya aktarabilseydik
bu aktarılan bilinç mi olurdu yoksa bambaşka birşey mi ortaya çıkardı?
Şüpheli Şahıs (Person of Interest)
En
iyi suç henüz işlenmeyendir. Lostun yaratıcısı J.J. Abrams ve The Dark
Knight’ın senaristi Jonathan Nolan’dan yepyeni bir gizem öyküsü.
Kameralar
her yerde! İzliyorlar, dinliyorlar, kaydediyorlar… Sizin hakkınızda her şeyi
biliyorlar! Peki siz onlar hakkında ne biliyorsunuz? Gizemli bir işadamı olan
Mr. Finch, ileride işlenecek suçları önceden önlemeyi hedefleyen bir bilgisayar
programı geliştirir. İlginç bir karaktere sahip bu milyoner işadamı elindeki
programı hayata geçirebilmek için resmi kayıtlarda ölü olarak geçen Reese adlı
eski bir CIA ajanıyla anlaşır. Kendi kaynakları ve teknolojisiyle, Reese’in
yetenekleri ve sezgilerini birleştiren Mr. Finch’in amacı; gelecekte işlenecek
olan suçları henüz suçlular eyleme geçmeden önlemektir.
Imdb
puanı oldukça güzel ve izlemesi zevkli bir dizidir kendisi ve yapay zekanın
sürekli gözetlediği bir ortamda karakterlerimizin yaşadıkları olayları
anlatıyor. Peki gerçekten böyle bir sistem şuan bizi gözetliyormu acaba ? diye
insanın kendisine bir soru sormasına da sebep olduğunu unutmamak lazım. Ki şuanda
böyle bir sistemi tasarlayacak ve kodlayacak insanlar olduğu sürece bu sistemin
çalışmasını ve sürekliliğini sağlayacak teknolojik kaynakların şuanda mevcut
olduğuna inanıyorum.
Upgrade (2018)
Eşiyle beraberken acımasız bir
şekilde saldırıya uğrayan Grey Trace, eşini bu saldırıda kaybetmenin yanı sıra
belden aşağı da felç olmuştur. Günün birinde bir milyarder mucitten vücudunu
geliştirecek deneysel bir tedavi teklifi alır. Tedavi için Trace'in bedenine
STEM olarak isimlendirilen yapay zeka implantı yerleştirilir. Tedavi ile
insanüstü yetenekler kazanan Trace, karısını öldüren ve kendi hayatını mahveden
kişilerden intikam almak için yola koyulur.
Bu yapım açık konuşmak gerekirse
karakterin kazadan sonra kötürüm kalıp kendini bir çeşit cyborge dönüştüren ameliyatlar
geçirmesinden sonrası klasik bir aksiyon intikam hikayesi desek çokta yanlış
olmaz ama bu karakterlerin cyborg değişimlerine sahip olması hiçte sıradışı
birsey değil ve dahası anakarakterimizin
vücudunu kötürüm olmasına rağmen bir yapay zeka sayesinde kullanabilmesi yani
bu yapımda yapay zekanın insan vücudu üzerine uygulamasını görüyoruz.
Yorumlar
Yorum Gönder